Yaklaşık 50 yıldır yasa dışı yollarla yurt dışına çıkarılan ve iadesi için çalışılan, Burdur’daki Boubon Antik Kenti’nden köken alan 2 bronz heykel başı, anıtsal boyutta 1 bronz kadın heykeli, 1 mücevher parçası ve Osmanlı dönemine ait 2 hançer de dahil olmak üzere toplamda 14 arkeolojik ve etnografik eser Türkiye’ye geri döndü.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kaçakçılıkla Mücadele Dairesi Başkanlığı ile Manhattan Bölge Savcılığı ve Amerikan İç Güvenlik Soruşturma Birimi’nin iş birliği sonucunda, Türkiye'den kaçırılan bu eserlerin iadesi için kapsamlı bir çalışma yürütüldü.
Yurt dışında ve Türkiye genelinde yapılan titiz incelemeler, takipler ve araştırmalar sonucu elde edilen belge ve deliller, bu kültürel varlıkların iadesini sağladı. Eserler, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı’nın katılımıyla New York’taki Türk Evi’nde düzenlenen bir törenle teslim alındı.
50 Yıl Sonra Evlerine Döndüler
1960'lı yıllarda Burdur’daki Boubon Antik Kenti'nden yapılan kaçak kazılarla yurt dışına kaçırılan bu eserler, ilk kez Prof. Dr. Jale İnan ve gazeteci-yazar Özgen Acar tarafından gündeme getirilmişti. Manhattan Bölge Savcılığı’nın başlattığı soruşturma ile derinleştirilen araştırmalar sonucunda, Lucius Verus ve Septimus Severus heykelleri, Genç ve Olgun Caracalla başları, bronz kadın büstü gibi pek çok değerli bronz eser de daha önce Türkiye’ye kazandırılmıştı.
Bakan Ersoy'dan Teşekkür Mesajı
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, bu eserlerin ülkeye geri kazandırılmasında emeği geçen tüm çalışanlara teşekkür etti. Bakan Ersoy, “Kültürel mirasımızın en nadide parçaları, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kaçakçılıkla Mücadele Dairesi Başkanlığı'nın çalışmaları sayesinde ülkemize dönmeye devam ediyor. Boubon Antik Kenti kökenli 2 bronz heykel başı ve anıtsal bronz kadın heykeliyle birlikte 14 arkeolojik ve etnografik eser yeniden milletimizin mirasına katıldı. Bu eserler, ait oldukları yerde korunacak ve gelecek nesillere aktarılacak” ifadelerini kullandı.
Ersoy, ayrıca Türkiye'nin kültürel mirasına sahip çıkmaya ve dünya genelinde bu eserleri tanıtmaya kararlı olduklarını vurguladı.