Yunanistan, Mitsotakis hükümetinin yeni düzenlemesi ile haftada 6 gün çalışma programına geçiş yaptı. Bu adım, diğer ülkelerin 4 günlük çalışma haftası uygulamalarının tersine bir hareket olarak öne çıkıyor. Ancak sendikalar, bu yasa değişikliğinin çalışanlar üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu ay yürürlüğe giren düzenleme, ülkedeki çalışma hayatında önemli değişikliklere neden olabilir.
Yunanistan'da Haftada 6 Gün Çalışma Uygulaması Başladı
Yunanistan hükümeti, haftada 6 gün çalışma programına geçiş yaparak yeni bir çalışma düzeni benimsedi. Mitsotakis hükümetinin açıkladığı bu karar, dünya genelinde 4 günlük çalışma haftasına geçmeyi düşünen ülkelerle çelişiyor. Sendikalar, bu değişikliğin çalışanlar üzerinde yarattığı olumsuz etkiler hakkında endişelerini dile getiriyor.
Yunanistan’ın bu yeni uygulamasıyla birlikte, çalışanların iş saatleri ve dinlenme süreleri değişiklik gösterebilir. Bu durum, hem işverenler hem de çalışanlar arasında farklı görüşlere neden oluyor. Bazı kesimler, daha uzun çalışma saatlerinin verimliliği artırabileceğini savunurken, diğerleri çalışanların sağlığının ve özel hayatlarının olumsuz etkilenebileceği kaygısını taşıyor.
Sendikaların Endişeleri ve Talepleri
Yunanistan’daki sendikalar, haftada 6 gün çalışma düzeninin çalışanların yaşam standartlarını tehdit edebileceği konusunda uyarıyor. Çalışanlar, artan mesai saatlerinin iş stresini artıracağını ve iş-aile dengesini bozabileceğini düşünüyor. Ayrıca, bu yasa değişikliğinin iş gücü sözleşmeleri ve haklar açısından belirsizlikler yaratabileceği vurgulanıyor.
Sendikalar, hükümetin bu düzenlemeleri şeffaf bir şekilde yürütmesi ve çalışanların haklarını koruması gerektiğini belirtiyor. Çalışanların adil çalışma koşullarına sahip olmaları, işçi sağlığının korunması ve sosyal adaletin sağlanması adına taleplerini dile getiriyorlar.
Yunanistan’da işçi sınıfı ve emekçiler arasında bu konuda geniş bir tartışma yaşanıyor. Çalışanlar, güvencesiz çalışma koşullarından ve düşük maaşlardan kaynaklanan endişelerini dile getiriyor. Bu bağlamda sendikaların uyarıları, ülkenin sosyal dengesinin korunması ve iş barışının sağlanması açısından büyük önem taşıyor.